Çağımızda internet sayesinde bilgiye ulaşmak müthiş kolay. Artık hepimiz nasıl zayıflanabilir, dil öğrenmek için ne yapmalı, zamanımızı nasıl yönetiriz, nasıl daha mutlu olunur biliyoruz! Biliyoruz değil mi?
Çevrenize şöyle bir bakın bahsettiğiniz herhangi bir konuya yabancı olan insan yok gibi bir şey. Hatta çok uzağa gitmenize gerek yok aynaya baksanız belki de siz de öylesiniz. Daha sağlıklı beslenmenin yararlarını, vücuttaki mekanizmalara etkilerini detaylıca bilmenize rağmen niye yapamıyorsunuz? Niye o büyük boy hamburgeri yedikten birkaç gün sonra birine şekerin zararlarını bilgiç şekilde anlatabiliyorsunuz.
Oysaki yapılacaklar listesine yazdığınız mantıklı kararların çoğunu araştırıp konuyla ilgili bilgi edindikten sonra vermiştiniz!
Bu konuya değinmemin başlıca sebebi; iç sesimin yapılması gereken şeylerin farkında olmasına rağmen harekete geçmekte zorlanması.
Bu durum; atalet duygusuna benzemesine rağmen genelde ondan farklı seyreder bir hal almakta. Çünkü konuya hakim iç sesim yapmadığım şeylerle ilgili bir başkasına nasıl yapması gerektiğini anlatmaya bayılıyor :) Tanıdık geldi değil mi?
Şimdi konuyu biraz daha açalım. İnsan ilişkileri pek de iyi olmayan arkadaşınız sosyal medyada dostluk üzerine özlü sözler paylaşıyor. Daha geçen gün avuç avuç jelibon yiyen iş arkadaşınız birine zayıflamak için yağ karbonhidrat dengesi içeren tarifler veriyor. İşleri hep geciktirdiği ve iş yönetiminden anlamadığını düşündüğü için biri hakkında size dert yanan arkadaşınızda sizin için hazırlamasını beklediğiniz tonla işiniz olduğunu fark ediyorsunuz.
İnsan psikolojisi gereği teorisini çok iyi bildiğimiz işleri kafada sindirdiğimiz için o konuda deneyim kazanmışçasına nedensiz özgüvene sahip olabiliyoruz.
Bu durumdan kurtulmak için öncelikle bahsettiğimiz her ne ise o konuyla ilgili aksiyona geçmeden süreci yaşamadan kafada da o konuyu tamamlamayalım. Çünkü pratik kısmını atladığımızda beyin o konuyu çoktan hallettiğini sanıp o konuyla ilgili bir daha bir şey yapmayabiliyor. Misal o hafta başlamanız gereken o projeye, yapılması gereken o toplantıya dair hemen bir adım atın. Planlamalardan bahsetmiyorum. Kafanızda yeterince planlamanıza rağmen hala bir aksiyon almadığınız işlerle ilgili hemen bugün harekete geçin.
"Kervan yolda düzelir" atasözünü kendimize referans kabul edebiliriz. Kafanızda kısır döngüde takılıp kalan bir çok iş için bu yönteme geçebilirsiniz.
Hem iş hayatında hem sosyal hayatımızda bilmemize rağmen yapamadığımız doğruları yapsaydık hayatımızda ne değişirdi bir düşünün :)
Sevgilerimle,
Ebru Keser Kayrak
Comments