Yapma enerjisi, düşünme enerjisinden daha düşük olduğu için kafamızdan geçen düşünceler hayata geçirdiklerimizden kat be kat fazla. İşin aslı kolaylıkla yada az bir zahmetle yapabileceğimiz şeyleri sürekli kafada dönüp dolaşır halde bir enerjide bıraktığımız için hayata geçiremiyoruz. Mesela kafamızda şu düşünceler dolaşıyor olsun; ”.. Son dönemde çok kilo aldım. Evet ya hareket etsem böyle olmayacaktı. Fırsatım yok ki, işten geç geliyorum. Öğlen spora gidemem yemeğe vakit kalmaz. Sabah erken kalkmaya üşeniyorum. Oturduğum muhitte spor salonu yok. Eve spor aletleri almam lazım ama onlarda evde yer kaplıyor. Zaten yorgunum. Belki de kan değerlerim düşük. Bir ara doktora gideyim ben...” Okuduğunuz bu cümleler size de bir yerden tanıdık geliyor mu? Bu cümlelerin ortak özelliği birer baltalama cümlesi olmasıdır. Sizi atalet içinde tutacak bu güçlü bahane cümlelerini sesli kurmaya çalışırken bir yandan evin içinde yürüseniz emin olun bu hareket bile size iyi gelmeye başlayacaktı. İnsanların yapmaya üşendiği şeyi neden yapamadığına kendini ikna edebilmesi için, ona gidecek tüm yolların meşakkatli, zor ve teknik destek gerektiren süreçleri olduğuna beynini inandırıyor.
Peki ne yapmalıyız?
Ben böyle durumlarda son dönemde 1>0 mantığını uygulamaya çalışıyorum. Evet yakınlarımda spor salonu yok ve evet evde spora üşeniyorum. Ama en kötüsü evde 6000 adım atamaz mıyım? Beynim hemen baltalamak için 6000 mii oo o kadar adım atamam ki atamazsam da bi işe yaramaz o zaman. Hemen bu baltalamayı farkedin! Peki o zaman 1000 adım at. Bakın az önce eve geldiğinde hiç hareket etmeyen biriyken şimdi 1000 adım atan birine dönüştünüz. Bu gözle görülür bir etki yapmasa bile, kendinizle ilgili verdiğiniz kararları uygulayabildiğinize yine kendinizi ikna etmenize yarayacak ve kendinizi takdir edeceksiniz. Bunu da yaptıkça daha iyilerini yapabilmek için içinizdeki gücü bulacaksınız. Mesela bir yerden detoks için sağlıklı içecek tarifi bulmuştum. Tarifte zencefil, limon, ananas, yeşillik ve muz var. Bir kaç gün yaptım sonrasında üşenmeye başladım. Bir kaç gün sonra dolabı açtım ve aa zencefil yokmuş yapamam ki dedim ve bıraktım bir kaç hafta sonra aa limon bitmiş yapılmaz dedim yine es geçtim böyle böyle her şeyin eksiksiz olduğu bir düzen ile ilermesi gerektiğine beynimi ikna ettiğim için bunu düzenli bir alışkanlığa dönüştüremedim. Sonra 1>0 prensibini uygulamaya başladım. Zencefil mi yok olsun zencefilsiz sağlıklı bir içecek içmiş olurum ben de bugün. Limon mu bitmiş napalım limon olmadan da yeterince sağlıklı. Bunu yapmasam yerine asitli bir içecek içeceğimi beynim de bal gibi biliyor. O yüzden “Zorlaştırma kolaylaşsın” ilkesi çok işe yarıyor. Evet 10>0 ama bazen elde sadece 1 varsa öyle de olur neticede 1 de sıfırdan büyüktür 😊
Sevgiler
Ebru Keser Kayrak